Bir Evren ki… Okunmaya, izlenmeye, oynanmaya doyulamayan...

J.R.R Tolkien’in yarattığı Yüzüklerin Efendisi serisini bilmeyen yoktur. Bilip de hayranı olmayan da az kişi vardır. Tolkien bizlere öyle bir yapıt bırakmış ki, birçok insan yaşadığı dünyayı unutup Yüzüklerin Efendisi evreninde olabilmenin hayalleri içinde kaybolup gitmiştir.

Bunu 2001, 2002 ve 2003 yıllarında çekilen üçleme filmleriyle de görmüş ve yeni teknolojinin nimetleri sayesinde bu dünyayı canlı canlı izleyebilme heyecanını hissetmiştik. Kimileri beğendi, kimileri beğenmedi... Ama yine de filmlerin bağlı olduğu yapıt olan Yüzüklerin Efendisi serisi yine kitleleri peşinden sürüklemeyi başarmıştı ve gişe rekorları kırdı.

Derken PC, konsol ve video oyun sektörünün de iyice gelişmesi ve popüler kültürden de birebir etkilenmesi sebebiyle, Yüzüklerin Efendisi ismini oyunlarda da görmeye başladık. Birden fazla yapımcı ve firma bu evreni oyuncularla buluşturabilmek için adeta birbirleriyle yarıştılar ve çeşit çeşit oyunlar piyasaya sürdüler.

Şimdi de Pandemic Studios, üzerinde çalıştığı The Lord of the Rings: Conquest’i resmi olarak duyurdu ve biz de oyunsitesi.com olarak bu yeni LotR oyunun diğerlerinden ne farklılık içereceğini inceleyip sizlerle paylaşmak istedik.

Yüzüğü yok etmeliyiz!

LotR: Conquest’teki en önemli farklardan bir tanesi, iki tarafı da oynayabilecek olmamız. Yani şöyle özetleyelim. İsterseniz Orta Dünya’yı kurtarmaya çalışırsınız, isterseniz de kötülüğün yayılmasını sağlarsınız. Size kalmış.

Orta Dünya’yı kurtarmayı seçerseniz, kullanabileceğiniz 4 karakter var. Savaşçı (Warrior), Scout (Gözcü), Okçu (Archer), Büyücü (Mage). Hangisini seçerseniz seçin, hepsinin kendine has avantajları ve dezavantajları bulunmakta. Savaşçı olursanız kılıcınızı sallayarak orc yığınlarının arasına dalmanız gerekecek, gözcü olursanız genelde sakin ve gizlilik içinde oynamanız gerekecek. Savaşçının güçlü bir kılıcı olması ve savaş alanına kombo hareketlerle dalabiliyor olması elbette üstün bir özelliği; ama sanmayın ki bu yeterli olacak. Çünkü Conquest tam anlamıyla aksiyonu hiç eksik etmeyecek, dopdolu bir oyun gibi gözükmekte. Zira koca ordularla, yüzlerce orcla karşı karşıya kalabileceksiniz. Yine yakın dövüşçü olan gözcü ise dediğimiz gibi gizlilik üzerine dayalı. Görünmez olabilme özelliğinin dışında iki büyük hançeri var ve düşmanlarına yavaşça yaklaşıp onları hızlıca öldürebiliyor. Gelelim savaşlara uzaktan katılmayı sevenler için Okçu ve Büyücüye. Bildiğiniz gibi okçular hızı, çevikliği ve keskin nişancılığı ile ünlüdür. Dolayısıyla okçuyu seçerseniz bu özelliklerinizle düşmanlarınızı gördüğünüz anda yere sermeye başlayabiliyorsunuz. Oyunda Gandalf gibi takılmak isteyenlere ise büyücü birebir gelecektir. Yıldırım ve ışık büyüleriyle ışıl ışıl efektlerle oyunu oynayabilir ve düşmanlarınızı karşınıza çıktığınıza bin pişman bırakabilirsiniz. Hangi karakteri seçeceğim diye telaşa kapılmayın, oyun esnasında karakter değişimi de yapabileceksiniz.

İlk görev, Pelennor Çayırları’nda başlıyor. Amaç birkaç kuşatma kulesini yok etmek. Bunu yapabilmenin çeşitli yolları var. Dilerseniz gözcünüz ile beraber gizlice oralara girebilir ve ateşe verebilirsiniz. Ya da savaşçınız ile beraber orclara meydan okuyabilirsiniz ama dediğimiz gibi yığınlarca düşmana meydan okumak çok da kolay değil. Hele ki karşınıza troller çıkarsa düşünmeden uzaklaşın. Bir trollün yanında bile durmak anında ölüm için yeterli bir sebep.

Daha sonraki bölümlerde ise karşınıza devasa füller çıkıyor. Fülleri öldürmenin tek yolu, Legolas gibi üzerlerinde tırmanıp bu şekilde etkisiz hale getirebilmek. Ama bunu yapmak hiç de kolay değil. Doğru zamanlamayı ve doğru hareketleri tutturmak gerekiyor.

Minas Tirith’e geldiğinizde her türlü sınıfı burada görebiliyorsunuz. Belirli bir müddet kaleyi savunmanız ve karşınıza çıkanlarla mücadele etmeniz gerekiyor. Bu görevde tabii bir büyücüyü oynamak en güzel görüntülerden birini veriyor oyunculara. Parlayan büyülerinizle beraber onlarca orc ve trollu yere sermeye çalışıyorsunuz.

Buradan geçemezsin!

Değişebilmesi mümkün olsa da, şu an açığa çıkan bilgiler arasında oyunun 2 kısımlı senaryosu olacağı belirtiliyor. 10 saat sürecek olan senaryo toplam 15 bölümden oluşuyor ve ilkin Orta Dünya’yı kurtarmaya çalışırken, daha sonra da kötülere geçiş yaparak Saruman ve hatta Sauron’u bile oynayabiliyoruz.

İlk görüntülerine ve gösterimlerine göre Pandemic yapımcıları şimdi daha çok yol katetmiş gibi gözüküyor. Çünkü oyun motoru daha iyi bir hale getirilmiş. Devasa savaş alanlarında yüzlerce kişiyi bir arada görebiliyor ve büyük savaşlara tanıklık edebiliyorsunuz. Teknik olarak da oyun bunun üstesinden başarılı bir şekilde geliyor. Yeterince akıcı, düzgün ve güzel görünümlü bir LotR oyunu ile karşı karşıya kalacağız. Modellemeler ve animasyonlar ile beraber büyü efektleri gibi ışıklandırmalar oldukça tatminkâr.

Conquest’te kooperatif oyun da bulunduğundan, arkadaşlarınızla beraber net üzerinden görevlerde beraber ilerleyebiliyorsunuz. Dahası 16 kişiye kadar destekleyen çoklu oyuncu desteği sayesinde çeşit çeşit modları oynayabiliyorsunuz. Bu modlardan bir tanesi Conquest (Fetih). Burada oyuncular haritadaki kontrol noktalarını ele geçirmeye ve aynı zamanda sahip olduklarını da savunmaya çalışıyorlar. Fakat sanmayın ki küçücük alanlarda sıkışıp kalacaksınız. Tıpkı senaryolu bölümlerdeki gibi büyük haritalarda, ayrıca oyuncu kontrolünde olmayan karakterlerle beraber, takım arkadaşlarınızla karşı takıma saldıracaksınız. Kulağa hoş gelen bir özellik daha söyleyelim. Dilerseniz yolları kısaltmak için bir ata binebileceksiniz, hatta dahası bir warga bile binebileceksiniz. Diğer bir mod Ringbearer (Yüzük taşıyıcı). İlginç bir isme sahip olan bu modun, içeriği de ilginç. Oyuna giren oyunculardan birisi Frodo olup yüzüğü teslim etmeye çalışıyor ve geri kalanı da Yüzük Tayfları (Nazgûl) olarak oyuna girip, Frodo’yu yakalamaya çalışıyorlar. Frodo’yu yakalayan Tayf, Frodo haline geliyor. Son bir çoklu oyuncu modu ise, Stronghold (kale). Bu modda da oyuncular Orta Dünya üzerindeki yerlerde birbirleriyle savaşıp ele geçirmeye çalışıyorlar. Bir çeşit saldırı-savunma modu ama henüz çok da detaylı bilgi verilmiş değil.

Elimizdeki az ve kısıtlı bilgilere rağmen, hazırlanmakta olan yeni LotR oyununun gerçekten hayranlarını sevindirebileceği ve Orta Dünya tecrübesini bir müddet daha sevenlerine yaşatabileceği aşikâr gibi. Zira elflerden, entlere; orclardan, füllere kadar tüm bildiklerinizle Conquest’te karşılaşabileceksiniz ve geniş alanlarda büyük savaşlara tanık olmanın keyfini yaşayabileceksiniz.

Xbox 360, PlayStation 3, Nintendo DS ve PC’ye çıkartılacak olan The Lord of the Rings: Conquest’in 2008 Kasım’da satışa sunulması bekleniyor.